• img
    Yükleniyor...

Yaşlıların Hayatın Çeşitli Alanlarında Yaşadıkları Sorunların Araştırılmasını Öngören Araştırma Komisyonu Kuruldu!

TBMM Genel Kurulunda siyasi partilerin aynı konuda verdikleri önergelerin birleştirilerek görüşülen önergelerin kabul edilmesiyle ‘Yaşlıların Hayatın Çeşitli Alanlarında Yaşadıkları Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesini öngören Araştırma Komisyonu’ kuruldu. Komisyonun 19 üyeden oluşması ve 3 ay görev yapması kararlaştırıldı.

Genel Kurulda AK Parti Grubu adına söz alan Erol Kaya, Türkiye’de 2021 yılı itibariyle 65 yaş üzeri nüfusun, Türkiye’nin %9,5’ini (yaklaşık 8 milyonu) oluşturduğunu bu oranın 2080 yılında tahminen %25'e ulaşacağını söyledi.

Genel kurul konuşmalardan bazı bölümler şöyle:
MHP GRUBU ADINA ABDURRAHMAN BAŞKAN:

TÜİK 2021 yılı verilerine göre ülkemizde 25 milyon hanenin 6 milyonunda yaşlı nüfus olarak tanımlanan 65 yaş üstü en az 1 vatandaşımız bulunmaktadır. Bu rakam yaklaşık olarak her 4 hanenin 1'inde yaşlı vatandaşımızın olduğunu da göstermektedir. Ülkemizde yaşlı nüfus diğer yaş gruplarındaki nüfusa göre daha yüksek bir hızla artış göstermektedir. Ülkemiz "küresel yaşlanma süreci" olarak adlandırılan demografik dönüşüm sürecindedir. Dünyada ve ülkemizde doğurganlık ve ölüm hızlarındaki azalmalar, sağlık alanlarındaki ilerlemeler, yaşam standardının, refah düzeyinin değişmesi gibi nedenlerle nüfusun yaş yapısı şekil değiştirmiştir. Çocuk ve gençlerin toplam nüfus içindeki oranı azalırken yaşlıların toplam nüfus içindeki oranı artış göstermiştir. Türkiye, oransal olarak yaşlı nüfus yapısına sahip ülkelere göre hala genç bir nüfus yapısına sahip olmasına rağmen yaşlı nüfus sayısal olarak oldukça fazladır. 2021 yılında dünya genelinde 65 yaş ve üzeri 764 milyonu aşkın kişi bulunmaktayken bu sayının 2050 yılında 1,5 milyarı bulacağı tahmin edilmektedir.

Türkiye'de TÜİK verilerine göre yaşlı nüfusumuzun 2016-2021 yılları arasında %24 oranında arttığını görmekteyiz. Yaşlı nüfusumuzun toplam nüfus içinde oranı 2021 yılında %9,7 civarındayken 2080 yılında bu oranın %25,6'ya ulaşması tahmin edilmektedir. Yaşlı nüfusun, toplam nüfus içindeki oranının %10'u geçmesi, nüfusun yaşlanmasının bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. Dünya genelinde ise 167 ülke arasında yaşlı nüfusumuzun ülkeler arasındaki sırası 68'dir. Yine, Türkiye'de tek başına yaşayan yaşlı nüfusun 1.561.398 kişi olduğunu da bilmekteyiz. 
 

CHP GRUBU ADINA GAMZE AKKUŞ İLGEZDİ:

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının son verilerine göre 836.635 kişi yaşlılık aylığı alıyor. Bu demek oluyor ki 836.000’den fazla kişi, yaşlımız emekliliği yok, sosyal güvencesi yok ve bakıma muhtaç. Yaşlılığa verdiğiniz maaş -maaş demeye dilim de varmıyor- 1.084 lira 55 kuruş. Her ne kadar ismi "aylık" olsa da yaşlılık aylığı aslında bugün tam da bir fakirlik yardımına dönmüş durumda. Elbette yaşlılarımız için zamanı geri çevirmek mümkün değil ama insan onuruna yaraşır bir hayatı onlara sunmak hala mümkün. Öncelikle yapmamız gereken, temel geçim güvencesi olarak insanca yaşayacakları maddi desteği vermek. Zira dul ve yetim maaşı da yine yoksulluk sınırının çok çok altında. 
 

HDP GRUBU ADINA MAHMUT TOĞRUL:

AKP'nin ilk iktidar olduğu yıllarda en düşük emekli aylığı 216 TL'ydi; bu oran aynı yıllardaki 160 TL olan asgari ücretin oldukça üzerindeydi. 2022 yılı için belirlenen en düşük emekli aylığı her ne kadar 2.500 TL'ye çıkarılmış olsa da 2022 yılında 4.253 TL olarak belirlenen asgari ücretin neredeyse yarısı seviyesine inmiş durumdadır. Buna rağmen, AKP Genel Başkanı Erdoğan ve Çalışma Bakanı ücretlere yapılan artışların yeterli olduğunu iddia ediyorlar. Resmî enflasyonun yüzde 61,14; aslında gerçek enflasyonun yüzde 140'ın üzerinde olduğu bu ortamda asgari ücrete, memura, emekliye ve yaşlıya yapılan maaş zamları yüksek enflasyon nedeniyle çoktan eridi gitti. Artan bu enflasyon karşısında yaşlılar ve bu yaşlıların büyük bölümünü oluşturan emekliler hayata küsmüş durumda, hayatlarından bezmiş durumdadır; kendi kabuklarına çekilmiş, gündelik hayatlarını zorla da olsa idame ettirmeye çalışıyorlar.

AK PARTİ GRUBU ADINA EROL KAYA:

Bugün dünya genelinde 65 yaş üzerinde 764 milyon insan yaşamaktadır. Bu sayının 2050 yılında 1,5 milyarı aşacağı tahmin edilmektedir. Ülkemizde 65 yaş üzeri nüfusumuz ise 2021 yılı itibarıyla yani bugünkü tabloda nüfusumuzun %9,5'unu (yaklaşık 8 milyonu) oluşturduğunu ifade etmek mümkündür. Bu oranın 2080 yılında %25'lere ulaşacağı tahmin edilmektedir. Türkiye, dünya genelinde yaşlı nüfus ortalamasında 167 ülke arasında 68. sırada yer almaktadır. Ülkemizde, Bakanlığa bağlı 165 huzurevi ve yaşlı bakım merkezinde toplam 12.901 yaşlımız, ayrıca 267 özel huzurevinde de 11.598 yaşlımız hizmet görmektedir. Bugün 25 milyonu bulan hanelerimizin her 4 hanenin 1'inde ise en az 1 yaşlı vatandaşımız yaşamaktadır ve yine bugünkü tespitlere göre 65 yaş üstü yaklaşık 1,5 milyon vatandaşımız tek başına yaşamaktadır. Bir başka ifadeyle 1,5 milyon konutta insanlarımız tek başına dostlarının, çocuklarının, torunlarının özlemiyle, hasretle ömürlerini tamamlamaya çalışmaktadır. Özetle, yaşlı bağımlılık oranımız artarken çocuk sayısı ise maalesef düşmektedir. Kısaca, özetle nüfusumuz yaşlanmaktadır.