• img
    Yükleniyor...

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik

Tüketicinin korunmasına yönelik yeni düzenleme Meclis’te; 2021 yılında tüketici hakem heyetlerine yapılan başvuru sayısı 937 bin 479 

AK Parti Milletvekili İsmail Bilen ile AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair yürütmeyle birlikte 19 maddelik Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda kabul edildi. 

TBMM Genel Kurul gündemine gelecek hafta gelmesi beklenen teklif taksitle satış sözleşmelerinde temerrütten, kredili mevduat hesabı, kredi kartı gibi belirsiz süreli tüketici kredileri ve Ön ödemeli olarak satılan konutlara kadar uzanan yelpazede tüketici lehine önemli düzenlemeler öngörüyor. 

Sanayi Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı, AK Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız, tüketici hakem heyetlerine yapılan başvurulara ilişkin şu açıklamayı yaptı:

 “Sadece 2021 yılında değerli arkadaşlar, tüketiciler ile satıcı veya sağlayıcılar arasında yaşanan uyuşmazlıkların çözüme ulaştırılması için tüketici hakem heyetlerine 537.479 başvuru yapılmıştır. Yapılan başvuruların ekonomik değeri ise 870 milyon TL'ye ulaşmıştır.”

Altunyaldız, teklifte, kullanımı giderek artan taksitle satış sözleşmelerinde tüketici lehine düzenlemeler olduğuna işaret etti.  

19 maddelik teklif ne getiriyor?  

  • Taksitle satış sözleşmelerinde temerrüt durumunda kalan borcun tümünün peşin kılınmasına ilişkin koşullar, Türk Borçlar Kanunu ile uyumlu ve tüketici lehine olacak şekilde değiştirilecek. Taksitle satış sözleşmelerinde tüketicinin kalan borcunun tümünün ifasının talep edilmesi için kanundaki diğer şartların yanı sıra kalan borç yerine sözleşmede yer alan bedel dikkate alınacak.
  • Tüketici kredilerinde kredi borcunun tamamının erken ödenmesi halinde bildirim aranmaksızın cayma hakkı hükümleri uygulanacak. Böylece tüketicilerin, ödedikleri ücret ve masrafların iadesi ile kredi nedeniyle katlandıkları maliyet azaltılacak. 
  • Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un, tüketici kredilerine sigorta yaptırılmasını içeren maddesi yeniden düzenlenecek. Bu kapsamda tüketicinin yazılı veya kalıcı veri saklayıcısı aracılığıyla açık talebi olmaksızın kredi bağlantılı sigorta yaptırılamayacak. Kredi veren, kredi bağlantılı sigorta içermeyen bir sözleşmeyi de tüketiciye teklif etmek koşuluyla kredi bağlantılı sigorta yaptırılmasını içeren bir kredi sözleşmesini tüketiciye sunabilecek. 
  • Kredili mevduat hesabı, kredi kartı gibi belirsiz süreli tüketici kredilerinde faiz oranında tüketici lehine değişikliklerin derhal uygulanabilmesi için düzenleme yapılacak. Bu kapsamda faiz oranındaki indirimin, tüketici lehine olması dolayısıyla yürürlüğe girmesi için 30 gün öncesinde bildirim yapılması şartı kaldırılacak. Bu şart yalnızca faiz oranı artırımını kapsayacak şekilde değiştirilecek. 
  • Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un, konut finansmanı sözleşmelerine sigorta yaptırılmasını kapsayan maddesi yeniden düzenlenecek. Tüketicinin yazılı veya kalıcı veri saklayıcısı aracılığıyla açık talebi olmaksızın kredi bağlantılı sigorta yaptırılamayacak. Konut finansmanı kuruluşu, kredi bağlantılı sigorta içermeyen bir sözleşmeyi de tüketiciye teklif etmek koşuluyla kredi bağlantılı sigorta yaptırılmasını içeren bir konut finansmanı sözleşmesini tüketiciye sunabilecek. 
  • Ön ödemeli olarak satılan konutların sözleşmede belirlenen tarihte tüketicilere teslim edilmesi zorunlu olacak. Büyük ölçekli konut projelerinde inşaatın tamamlanması çok uzun süreler alabildiği için ön ödemeli olarak satılan konutların tüketicilere azami teslim süresi 36 aydan 48 aya çıkarılacak. Kat irtifakının tüketici adına tapu siciline tescil edilmesiyle birlikte zilyetliğin devri halinde de devir ve teslim yapılmış sayılacak. 
  • Paravan şirketler kurularak tüketicilerin mağdur edilmesinin engellenmesi amacıyla devre tatile konu mal üzerinde ayni hak sahibi olmayanların devremülk ya da devre tatil satışı yapması yasaklanacak. 
  • Tüketicinin, devre tatil sözleşmesinden cayma hakkını daha kolay kullanabilmesi için getirilmiş olan cayma süresi içinde tüketiciden ödeme veya borçlandırıcı belge alma yasağı, ayni hakka konu devre tatil sözleşmesi olan devre mülk sözleşmelerini de kapsayacak şekilde genişletilecek. Söz konusu yasağın ihlali halinde, tüketicilere ödemeleri derhal iade edilecek; tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, tüketici yönünden geçersiz olacak. 
  • Tüketicilerin, firmaların doğru ve güncel yetkili servis istasyonu bilgilerine ulaşabilmeleri, herhangi bir aldatıcı uygulama nedeniyle mağdur olmamaları amacıyla üretici ve ithalatçılara, tüm yetkili servis istasyonlarına ilişkin bilgilerini Ticaret Bakanlığınca kurulan sisteme kaydetme zorunluluğu getiriliyor. 
  • Tüketici hakem heyetinin bulunmadığı yerlerde başvurular ilçe kaymakamlığına yapılabilecek. Yapılan bu başvurular, kaymakamlıklarca gereği yapılmak üzere Bakanlıkça belirlenen yetkili tüketici hakem heyetine iletilecek. 

İmza Sahibi Bilen Hangi Açıklamalarda Bulundu?

Kanun teklifinin ilk imza sahibi AK Parti milletvekili İsmail Bilen, komisyonda teklife ilişkin şu açıklamalarda bulundu:  

“Teklif ile Tüketici Hakem Heyetlerinde etkinlik ve verimliliğin artırılması, tüketici ve konut kredilerinde tüketicilerin ödedikleri ücret ve masrafların iadesinin kolaylaştırılıp kredi nedeniyle katlandıkları maliyetlerin azaltılması, internet ortamındaki aracı hizmet sağlayıcıların tüketicilere karşı sorumluluklarının belirlenmesi, devre tatil satışlarında yaşanan mağduriyetlerin önlenmesi, ekonomik ömrü tamamlanmış ürünlerin donanım, yazılım veya fiziki özelliklerinde iyileştirme yapılarak tekrar ekonomiye kazandırılması yönünde düzenlemeler getirilmektedir. 

Hazırlanan teklif ile, tüketicileri daha ileri seviyede korumaya yönelik tedbirlerin alınması, tüketicilerin hak arama yollarının kolaylaştırılması, tüketicilerin bilgilendirilmesine ağırlık verilmesiyle orantılılık, ölçülülük ve caydırıcılık ilkeleri gözetilerek ceza sisteminin yeniden düzenlenmesi amaçlanmaktadır.

Tüketici ve konut kredilerinde tüketicilere ihtiyaç duymadıkları, sigorta ve diğer yan ürün ve hizmetlerin kredi kullanım şartı olarak sunulmasının sınırlanması, kredi mevduat hesabı, kredi kartı gibi belirsiz süreli tüketici kredilerinde faiz oranında tüketici lehine değişikliklerin derhâl uygulanabilmesi, tüketici kredilerinde kredi borcunun tamamının erken ödenmesi hâlinde bildirim aranmaksızın cayma hükümlerinin uygulanarak tüketicilerin ödedikleri ücret ve masrafların iadesiyle kredi nedeniyle katlandıkları maliyetlerin azaltılması hususları öngörülmektedir.

Mesafeli sözleşmelerin büyük bir kısmının E-Ticaret platformu olarak faaliyet gösteren aracı hizmet sağlayıcıları üzerinden gerçekleştirilmekte olduğu hususu da dikkate alınarak bunlara aracılık ettikleri mesafeli sözleşmelerden dolayı tüketici lehine bazı yükümlülükler getirilmektedir.”

STK’lar Nasıl Tepki Gösterdi?

Tüketici Konfederasyonu Girişimi Türkiye, verilen kanun teklifine ilişkin ‘41 tüketici örgütünden ortak açıklama’ başlığıyla bir bildiri yayınladı. Bildiride kısaca şu ifadelere yer verildi:

“Tüketici yasası zaman içinde birkaç kez değiştirilmiş, nihayetinde 2013 yılında yapılan çalışma ile 6502 sayılı Tüketicin Korunması Hakkında Kanun 2014 yılında yürürlüğe girmiştir.

Geçmişten bugüne, ülkemizin tüketicinin korunmasına ilişkin mevzuatında yapılan değişiklik ve iyileştirmelerde, tüketici örgütleri sürece dâhil edilerek, görüş ve önerilerinin yapılacak değişikliklere kısmen de olsa, yansıması sağlanmıştır.

Ancak 6502 sayılı tüketici yasasında zorunlu hale gelen değişiklik konusunda yapılan çalışmalardan ne yazık ki medya aracılığı ile haberdar olmuş bulunmaktayız.

Tüketicinin korunmasında; tüketici örgütleri, gerek tüm mevzuat ve gerekse uygulama bakımından kamu otoritesinin en önemli ve yok sayılamayacak paydaşıdır.”